• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

İstanbul Denver Gelişim Test ve Eğitim Merkezi
Randevu : 0533 373 81 23

0-6 Ay Arası
Sağlıklı gözüken çocukları olası sorunları yönünden taranması
12-18 Ay Arası
Riskli Bebekler ve Gelişimsel Gerilik Olduğundan kuşkulanılan işlevlerde
02-03 Yaş Arası
Gelişimsel sorunu konusunda tanı almış ve özel eğitime başlatılan çocukların ilk değerlendirmeleri
05-06 Yaş Arası
Okulöncesi eğitim kurumuna başlayan çocuğun beceri düzeyinin ve gelişiminin belirlenmesi
Üyelik Girişi
Site Haritası
Takvim
Öğrenci ve Okul Sorunları Randevu

Öğrenci ve Okul Sorunları Randevu:0533-373 8123

ÇOCUKTA DAVRANIŞ SORUNLARI

ÇOCUKTA DAVRANIŞ SORUNLARI

Çocukluk gelişim safhalarında yaşanan problemler çocukta davranım bozukluğuna neden

olabilmektedir. Peki nedir bu gelişim safhaları:

Erken çocukluk-güven duygusu

Erken çocukluk-bağımsızlık duygusu

Okul öncesi-girişkenlik duygusu

Okul çağı-Çalışma duygusu

Ergen-kimlik duygusu

SIK GÖRÜLEN DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI:

Alt ıslatma,kekemelik,parmak emme,uyku ve yemek bozuklukları,çalma,yalan

 söyleme,bağımlılık,korkular,

saldırganlık,sürekli kuralları çiğneme,okuldan kaçma.

     Davranış bozuklukluğu çocuğun ruhsal sorunlarının davranışa aktarması sonucu ortaya

çıkar. Davranış bozukluğu olması için o davranış yaşına uyuyor mu,yoğunluğu nedir,sürekli

mi,cinsel rol beklentisine uyuyor mu bakılır.

Davranış bozukluğu oldukça sık görülmektedir. Ergenler arasında görülme sıklığının %15e

kadar yükseldiğini gösteren araştırmalar bulunmaktadır.Çocuklarda yıkıcı davranım

bozukluğu ilk belirtiler 5-6 yaşlarında olur ve genelde 10 yaş civarında belirgin hal alır.

Dikkat eksikliği,hiperaktivite bozukluğu,öğrenme bozukluğu,zeka geriliği,madde bağımlılığı

ve duygusal pronlem yaşayan çocuklar risk altındadır.

Koruyucu faktörler ise, üstün zekalı olma,sosyal becerisinin yüksek olması,davranım

bozukluğu olmayan arkadaş çevresinin olmaı,yüksek benlik saygısı,ailenin desteği.

Davranış Sorunları olan Çocukları Tedavi Edelim

Yıkıcı davranım bozukluğu olan çocuklar büyük oranda tedavi edilebilirler. Çocukta agresif

davranışlar dikkate alınmalıdır; her çocuk yaptığı davranışta mesaj veriyordur. Aile-okul-

psikolog üçlemesi çocuğun yıkıcı davranım bozukluğunu azaltmaktadır.

Psikolog Danışma
Aidat Borcu Sorgulama
Öğrenci Koçu Aile Evlilik Çift Danışmanı Dr. Ekrem Çulfa 0533 373 8123
ekremculfa@gmail.com
Kötü Giden İlişkinizi Kurtarmanın Ve İyileştirmenin Yolları
01/07/2019

Kötü Giden İlişkinizi Kurtarmanın Ve İyileştirmenin Yolları

 

Öfke, düşmanlık, Uyumsuzluk, iletişimsizlik, kıskançlık, Güç Savaşları vb Sorunlarla başa çıkarak, ilişkinizi olumsuz etkileyen durgunluğunuzu üstünüzden atlatmaya,vb...

işte size ilişkinizde hemen uygulamaya başlayabileceğiniz ispatlanmış ipuçları!

 

1. İletişim kurmak İçin önce dinleyin:

Kendinizi partnerinizi dinlemeye gerçekten samimi odakladığınızda, iletişiminiz ciddi ölçüde gelişir.

 

 

2. Zaman zaman ve yeterince ayrı kalın:

Birkaç gün ayrı kalın. Birbirinizi özlemek, yeniden bağlanmanıza yardımcı olur.

 

 

3. Yakın Destek Ekibi Kurun:

Bir destek ekibi bulun. Arayabileceğiniz birkaç yakın arkadaşınız ya da aile üyeleriniz olsun ki partnerinizin, hayatınızda olan her ayrıntıyı duymasına gerek kalmasın.

 

 

4. Cep Telefonunu Profesyonelce Kullanın:

Olabildiğince cep telefonlarınızdan uzak kalın. Partneriniz konuşurken, dikkatinizi yalnızca ona verin; telefonunuzla fazla meşgul olmayın.

 

 

5. Birlikte bir yerlere gönüllü olun:

Bir şeyler vermek, ilişkinizin ne kadar güzel olduğunu ve ne kadar şanslı olduğunuzu hatırlayabilmeniz için harika bir yoldur.

 

 

6. Yapılacaklar listesi hazırlayın:

Birlikte başarmak istediğiniz keyifli şeylerin takibinde olun.

 

7. 50 yaş üstü çiftlerle konuşun:

Onlardan ilişkilere dair ipuçları öğrenin.

 

8. Biraz durun ve sahip olduğunuz ilişkinin değerini bilin:

Olabilecekler için yaşamayı bırakın, elinizdekinin kıymetini bilin.

 

9. İlişkinizin başlarında sorduğunuz soruları tekrar sorun:

Seneye ne yapmayı planlıyorsun? Neyden korkuyorsun? Bu soruların yanıtları değişebilir; bu yüzden sürekli sormak gerekir.

 

 

10. Partneriniz hakkında sevdiğiniz 10 şey bulun ve ona söyleyin:

Takdir edilmek, yeterince özgüven, herkese iyi gelir.

 

11. Artık kusur bulmaktan vazgeçin:

Yalnızca gerçekten rahatsız olduğunuz büyük şeylere odaklanın ve bunlardan endişe ve destek dolu bir tavırla bahsedin.

 

12. Haklı olma ihtiyacını aşın:

‘Hatalıyım.’ demeyi öğrenmek, öğrenmeye değer bir beceridir.

 

13. Kendinizle ilgilenin:

Kendinizi iyi hissetmediğiniz noktada, hiçbir ilişki başarılı olamaz değil mi?

 

14. İhtiyaçlarınızı bilin ve dile getirin:

Bir insanla birliktesiniz, telepatik ve özel güçleri olan birisiyle değil.

 

15. Bir kursa beraber gidin:

Beraber öğrenen çiftlerin, ilişkilerinin derinleştiği kanıtlanmıştır.

 

16. Basit şeyleri karmaşıklaştırmaktan vazgeçin:

Gereksiz yere dram oluşturmayın, rol yapmayın.

 

17. Partneriniz canınızı yakan bir şey söylediğinde, niyetinin o olmadığını farz edin:

Niçin bile bile canınızı yakmak ya da sizi üzmek istesin ki? Değil mi?

 

18. Özel ve El yazısı notlar yazın:

El yazısı notlar, günümüzün dijital dünyasında kişisel dokunuşlardır.

 

19. İşe girişin:

Ev işlerinde birbirinize yardımcı olun. Eşit bireylerden oluşan bir ekip gibi hareket edin.

 

20. İnternet bağlantısını kesin:

Gerektiğinde laptoptan veya bilgisayardan uzaklaşın. İnternetteki her şey, orda olmaya devam edecek. Bir yere kaçtığı yok!

 

 

21. Bazı şeyleri oldukları gibi bırakın:

Kötü günler ve kötü ruh halleri olacaktır. Her şeyi daha iyi bir hale getirmeye çalışmayın. Yalnızca destek olun.

 

 

22. Mini-gelenekler icat edin:

Küçük ritüeller yaratmak, çiftlerin iletişimine ciddi ölçüde yardımcı olur; çünkü yalnızca “onların” geleneği olurlar.

 

 

23. Açık ve şeffaf bir kitap olun:

Başa çıkar ya da çıkamaz; fakat bu insana dürüst bir şekilde yaklaşmazsanız, eninde sonunda sorun yaşarsınız.

 

24. Sıklıkla iltifat edin:

İçten ve samimi övgülerinizi esirgemeyin.

 

25. Tutabileceğiniz sözler verin:

Gerçekten yapmak isteyeceğiniz şeyler söyleyin.

 

26. Olumlu davranışları onaylayın:

Olumlu davranışları onaylayın ve bunları birbirinize hatırlatın ki devam etsinler.

 

 

27. Partnerinizin arkadaşlarıyla, akrabalarıyla ve ailesiyle dengeli ve samimi ilişkiler kurun.

 

28. Partnerinizi rahatsız eden küçük şeylere dikkat edin:

Eğer sizin için acısız olacaksa, bunları değiştirmeye çalışın.

 

 

29. Partnerinizin gününün nasıl geçtiğini sormayı asla unutmayın.

 

30. Kötü gün kotasını yalnızca bir kişi doldurur:

Eğer partnerinizin günü berbat, sizinkisi ise ‘ehh işte’ geçtiyse, acınma işini karşı tarafa bırakın.

 

 

31. Küçük hediyeler, büyük değişim meydana getirir:

Eve gelirken partnerinizin en sevdiği kurabiyelerden, dergilerden ya da kitaplardan alın.

 

32. Partnerinizi aşağı çekmeye değil, onu tutmaya çalışın. Tavsiye verirken aklınızda bulunsun.

 

 

33. Sosyal medya ve Instagram’daki tüm fotoğraflarını beğenin. Çünkü bu böyle.

 

34. İlk randevunuzda gittiğiniz yere tekrar gidin. O günden beri olan harika şeyleri yâd edin.

 

35. Güzel bir yerde yürüyüşe çıkın. Ve telefonlarınızı kapatmayı unutmayın.

 

 

36. Partnerinizi bir akşam yemeği ile şaşırtın – beklemediği bir anda, ev yapımı yemekler ve şık bir masa ile.

 

37. Partnerinizin yaptığı komik şeyleri gözden geçirin. Çünkü bunlar, ondan hoşlanmanızın sebeplerinden.

 

38. Birlikte meditasyon vb dersler alın. Ya da egzersize gidin.

 

 

39. Uzak bir yer olmasa bile birlikte yola çıkın. Şehirden uzaklaşmak iyi gelir.

 

40. Güzel ve sürpriz içecekler alın. Sormaya bile gerek yok.

 

41. Sürprizlere devam edin. İlişkinizi, bir mucitlik ve mücadele ortamı olarak düşünün.

 

42. Gezintiler planlayın. Hafta sonu kahvaltıya gidin ya da farklı bir mahalleyi dolaşın.

 

 

43. Eşiniz ile öpüşün. Çiftler, uzun süre birlikte olduklarında öpüşme bir kenara itilir genelde.

 

 

44. Eski defterleri açıp durmayın, bırakın gitsinler. Sevgilinizin birkaç ay önce yaptığı bir şeyi dile getirip durmayın.

 

 

45. Lafını kesmeyin. Partnerinizin anlattıkları ilginizi çekmese de konuşmasını bölmeyin.

 

 

46. Teşekkür ederek yaptığı küçük şeylerin farkında olduğunuzu anlamasını sağlayın.

 

 

47. Birlikte yemek yapın. Bir menü oluşturun, alışverişinizi yapın ve birlikte yemek pişirin.

 

 

48. Varsayıma dayalı sohbetlerle eğlenin. “Bir adaya düşsen yanına alacağın beş film ne olurdu?” Sohbetler, rutinleşebilir.

 

 

49. Çift güncesi tutun. İsteklerinizi ve fantezilerinizi yazıp partnerinizin bulabileceği bir yere bırakın.

 

 

50. Her zaman aynı fikirde olamayacağınızı kabullenin. Bazı konular asla çözülmeyecekler; birbirinizin fikirlerine saygı duyun ve bu konularda tartışmamaya çalışın.

 

 

51. Hedefler belirleyin – ilişki hedefleri. Örneğin televizyon izlemektense dışarıda daha fazla vakit geçirmeyi hedefleyin.

 

 

52. Kendi mutluluğunuzun sorumluluğunu alın. Aşk, görkemlidir; ancak nihayetinde kendi mutluluğumuzdan sorumlu olan bizleriz. Kendinizi tatmin eden şeyler bulun ve oradan ilerleyin.

 

 

53. Birbirinizin tartışma alışkanlıklarını öğrenerek yapıcı ve saygılı bir orta nokta bulun.

 

 

54. Aşkı tanımlayın. “Seni seviyorum.” söylemesi de duyması da büyük bir şeydir ve her insan için farklı anlam ifade eder. Bu kelimeleri söylerken ne demek istediğinizi iyice açıklayın.

 

 

55. Gerçek ve detaylı randevu geceleri planlarken sırayla hareket edin. Dışarıdan yemek söylemek ve tv izlemek sayılmaz.

 

 

56. Partnerinizin sorunlarına, ilişkinize olan etkileri bağlamında yaklaşın. Sebepsiz yere saldırıya uğradıklarını düşünme ihtimalini azaltacaktır.

 

 

57. Birbirinize sokulun. Bunun için zaman yaratın. Seksle sonuçlanmasa bile, fiziksel temas önemlidir.

 

 

58. ‘Senden hoşlanıyorum.’ demeyi unutmayın. Partnerinize yapabileceğiniz en güzel iltifat, onu yalnızca sevdiğinizi değil, ondan aynı zamanda da hoşlandığınızı hatırlatmaktır.

 

 

59. Spontane buluşmalar ayarlayın. Öğle yemeği saatinde bir mesaj atın ve yanına gidin.

 

 

60. Birlikte seyahat edin. Birlikte dünyayı görmek, unutulmaz ortak hatıralar bırakır.

 

 

61. Partnerinize, mümkün olduğunca, onu neden sevdiğinizi detaylıca anlatın.

 

 

62. Partnerinizin aile dramlarından uzak durun. Değmez.

 

 

63. Birbirinize gerçekten görerek bakın. Birbirinizin gözlerinin içine bakın.

 

 

64. Birbirinize onore edici takma isimler verin. Başkaları yaptığında sinir bozucu olabilir; ancak çiftler arasında ilişkiye ekstra yakınlık katar.

 

 

65. Tek başınıza vakit geçirin. Partnerinizle iyi vakit geçirmek ne kadar önemliyse, o olmaksızın kim olduğunuzu iyice anlayabilmeniz için tek başınıza vakit geçirmeniz de

eşit derecede önemlidir.

 

66. Yemek masasını kullanın. Yemeklerinizi tv’nin önünde mi yiyorsunuz? Partnerinizle gerçek bir masaya oturup yemek yemeyi deneyin.

 

 

67. Aslında televizyonu zaman zaman komple kapatın. Televizyonsuz geceler planlayın.

 

 

68. Partnerinizden açık olmasını isteyin. Kafanız karıştığında, varsayımlarda bulunmak yerine, daha açık bir şekilde anlatmasını talep edin.

 

 

69. Hislerinize sahip çıkın. Kararlı ve net olmaya çalışın. İyi olmadığınızda iyiyim demek, kendi hislerinizi sahiplenmediğinizin en temel örneklerindendir.

 

 

70. Yapıcı bir yolla iletişim kurun. Örneğin konuşurken şu yapıyı kullanın: “__olduğunda, ___hissediyorum.”

 

 

71. Partnerinizin ilgi alanlarını bir deneyin. Satranç oynamaktan mı hoşlanıyor? Sevmek zorunda değilsiniz; yalnızca deneyin.

 

 

72. Kendiniz de hobiler edinin. Partnerinizle her şeyinizin ortak olmasına gerek yok. Gerçekten monoton ve çok sinir bozucu olurdu.

 

 

73. Partnerinizin iyi olduğu bir şeyi size öğretmesine izin verin. Herkes sevdiği bir şeyi başkalarına öğretmekten hoşlanır.

 

 

74. Gruplarınızı birleştirin. Sosyal hayatları ayırmak kolaydır; ancak ara sıra arkadaşlarınızı, aile üyelerinizi ya da iş arkadaşlarınızı bir

araya getirmek de oldukça eğlenceli olabilir.

 

 

75. Cinselliği  ve seksi unutmayın. İşlerin, stresin ve diğer sorumlulukların seks hayatınızı etkilemelerine izin vermeyin. Gerekirse programlanın; ama cinsel

açıdan yakınlaştığınızdan emin olun.

 

 

76. Aşırı, paranoyak ve hastalıklı kıskançlığı unutun. Aşırı kıskançlık, bir ilişki için zehirlidir; unutun gitsin.

 

 

77. Partnerinize verdiğiniz değeri herkese gösterin. Partnerinizin sevdiğiniz yanlarını insanlara anlatın; ama iğrenç, övünen bir tavırla değil.

Bunları söyledikçe, siz de anımsayacaksınız.

 

78. Yatakta kahkahalar atın. Evet, seks, seksi olmalı; ama aynı zamanda da keyifli olmalı. İşler komik bir hal almaya başlayınca, gülmekten çekinmeyin.

 

 

79. İhtiyacınız olduğunda partnerinizin sizinle ilgilenmesine izin verin. Hepimiz arada özel ilgiye ihtiyaç duyarız.

Hastalandığınızda ya da moraliniz bozuk olduğunda, partnerinizin yardımını kabul edin.

 

80. Rekabetçi yönlerinizi kontrol altında tutun. Siz ve partneriniz, birbirinizi desteklemek için birliktesiniz; yarışmak veya düşmanlık yapmak için değil.

 

 

81. Tembellik yapın. Kendinize bir gün izin verin ve tüm gün boyunca partnerinizle birlikte yatakta tembellik yapıp birlikte vakit geçirin.

 

 

82. Kendinize karşı nazik olun. Bir ilişkide olumlu modeller geliştirebilmenin en iyi yolu, bu modelleri öncelikle kendi içinizde geliştirebilmektir.

 

 

83. Küçük, spesifik şeyler için minnettarlığınızı dile getirin. Büyük jestler, harikadır; ancak parterinizin yaptığı,

mutlu olmanıza sağlayan küçük şeyleri de görebilmek, inanılmazdır.

 

 

84. Lisedeki gibi randevulaşın. Birbirinize çıkma teklifi edin. Heyecanlanın. Hazırlanmak için saatler harcayın.

 

 

85. Mevcut zamanın içinde yaşayın. Şu an nerede olduğunuzdan ve şu an kiminle olduğunuzdan keyif almayı öğrenin.

 

 

86. Kontrol etmeye çalışmayın. İlişki, iradelerin savaştırıldığı bir savaş meydanı değildir. Partnerinize evcilleştirmeye çalıştığınız vahşi bir hayvan muamelesi yapmayın.

 

87. Ortak amaçlarınıza sahip çıkın. Uzun vadede, bir çift olarak bir arada kalabilmenizin en önemli şartlarındandır.

 

88. Birlikte kültürel bir deneyim yaşayın. Bir filme ya da oyuna gidin, bir sanat sergisini gezin – ve sonrasında bunların üzerine sohbetler yapın.

 

89. Uzun bisiklet sürüşleri yapın. Bisiklet sürmek, özgürleştirici bir deneyimdir ve bunu sevdiğiniz bir kişiyle yapabilmek, ayrıca güzeldir.

 

90. Telefondan konuşmayı deneyin. Telefon, mesaj atmaktan daha farklı bir iletişim türüdür. Telefon sohbetleri, ilişkinizi derinleştirmenize bile yardımcı olur.

 

91. Birbiriniz için karışık klipler yapın, playlistler oluşturun; şirin ve romantik bir jest iyi gelir.

 

 

92. Biraz da kendinize odaklanın. Partnerlerimizin davranışlarına çok fazla dikkat ediyoruz; fakat biraz da dönüp kendimize bakmamız gerekiyor – özellikle de kötü bir

ruh halinde olduğumuzda.

 

93. Nefes alın. Ağzınızdan yanlış anlaşılabilecek bir şey çıkmadan önce derin bir nefes alın ve kendinize ilerlemek istediğiniz yönün gerçekten de burası olup olmadığını sorun.

 

94. Birbirinize yardımcı olun. Partneriniz herhangi bir konuda güçlük çektiğinde, yardım elinizi uzatın.

 

95. Partnerinizin en büyük tezahüratçısı olun. Harika bir şey başardığında, bunu bilmesini sağlayın. Büyük hayal kırıklığı ya da öfke anlarında, partnerinizi sevmenizin en önemli sebeplerini hatırlamaya çalışın. Onunla olmanızın bir sebebi var sonuçta, değil mi?

 

96. Bir ilişkinin daima hayatınızı daha kötüye değil, daha iyiye götürmesi gerektiğini unutmayın. Ve ilişkinizin tam olarak böyle olduğundan emin olun.

 

97. Birlikte geçirdiğiniz sessiz anlardan keyif alın. Bazen en iyi anlar, birlikte yaptığınız sessiz, planlanmamış şeylerle yaşanır.

 

98. Kendinizle ilgilendiğinizden emin olun. Kendinizi partnerinize adayıp kendinizle ilgilenmeyi unutmayın.

 

 

99. Geçmişinizi aşın. Partnerinizle içinde bulunduğunuz anda mutlu bir şekilde yaşayabilmek için, geçmiş kinlerinizi ve korkularınızı arkanızda bırakmayı öğrenin.

Eski defterleri açmak yangının büyümesine neden olur.

 

100. Birbirinize sıklıkla dokunun. Basit dokunuşlar, yakınlık yaratır – özellikle de cinsel anlamlı olmayanlar.

 

Yukarıda verdiğim tüm yöntemleri 100 gün beraber denemenize rağmen ilişkiniz düzelmiyorsa mutlaka bir ilişki terapistine giderek profesyonel yardım alınız.

 

Prof. Dr. Ekrem Çulfa

Mylife Aile Evlilik Çift Danışmanlığı Merkezi

Bilgi ve Randevu Telefonu 05447243650



961 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ÖZSEVGİ & KARI-KOCA SEVGİSİ - 18/11/2024
Özsevgi ile eşimize olan sevgi dengesini nasıl dengeleriz?, Bunun için neler yapmalıyız?, Neler yapmamalıyız?
"İLİŞKİLERİNİZİ ÖLDÜREN 5 ŞEY: - 03/11/2024
1. Karşı tarafı değiştirmeye çalışmak, 2. Onu anlamak için artık çaba sarf etmemek,
ŞEHİTLİK - 27/10/2024
Şehit Olma Nedir?, Şehitlik Mertebesine Nasıl Ulaşılır?, Şehit Olmanın Psikolojik, Pedagojik, Sosyolojik, Milli Manevi Yorumları Nelerdir?,
KINA GECESİNİN GELİN, DAMAT, EBEVEYNLER VE ARKADAŞLAR İÇİN PSİKOLOJİK ANLAMI NEDİR? - 20/10/2024
Kına gecesi, kültürel ve geleneksel bir etkinlik olup, gelin ve damadın hayatındaki önemli bir dönüm noktasını temsil eder.
PSİKOLOJİSİ BOZUK OLANLAR NE GİBİ HAYAT KOÇLUĞU ALABİLİRLER? - 14/10/2024
Psikolojik sorunlar yaşayan bireyler için Hayat Koçluğu hizmetleri, destekleyici bir yaklaşım sunabilir. Ancak bu hizmetlerin, profesyonel psikoterapi veya psikiyatri tedavisi ile birlikte değerlendirilmesi önemlidir.
YALNIZLİK VE SAĞLIK KONULARINDA YÜKSEK KAYGILARIM VAR. - 09/10/2024
Soru:Yalnızlik ve Sağlık konularında yüksek kaygılarım var , bunun için neler önerirsiniz, örneklerle açıklar mısın?
KARI-KOCA İLİŞKİLERİNİN MÜKEMMEL OLMASI İÇİN GEREKEN AİLEVİ DEĞERLER - 30/09/2024
Karı-koca ilişkilerinin mükemmelliği ve sağlam temeller üzerine kurulabilmesi için aile değerleri, ilişkinin sağlıklı, saygılı ve sevgi dolu bir şekilde ilerlemesine yardımcı olan temel prensiplerdir.
ARASTİRMALARA GORE İNTERNET FENOMENLERİ DAHA COK NEDEN İNTİHAR EDİYOR? - 27/09/2024
İnternet fenomenlerinin intihar oranlarının yüksek olmasının birkaç nedeni bulunmaktadır. İşte bu nedenlerden bazıları:
ANNELERDE FEDAKARLIK PSİKOLOJİSİ - 24/09/2024
Annelerde fedakarlık psikolojisi, genellikle annelerin çocuklarına ve ailelerine karşı duyduğu derin bağlılık ve özveri ile ilişkilidir. Bu psikoloji, birçok kültürde ve aile yapısında önemli bir yer tutar.
 Devamı
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi14
Bugün Toplam78
Toplam Ziyaret229714
Köşe Yazıları Köşe Yazarları
Aile ve Çift Danışmanı Psikolog Atakan Şahin 05057675885
- Mutlu Evliliğin Sırları Nelerdir -

Bireysel Aile Psikolog Fulya Beyribey +90 546 9324624
ÇOCUK VE ERGENLERDE OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK

çocuk gelişim uzmanı Suzan SEVİNDİK
ÇOCUKLAR NEYİ UNUTMAZ

Dr. Mehmet A. Eroğlu Yaşam-Eğitim Koçu 0544 7243650
İkigai

evlilik cinsel terapist nesrin örek 05057675885
Cinsel isteksizlik nasıl ele alınmalı ve tedavi edilmelir?

İSTANBUL YAŞAM KOÇU YÜKSEL KÖKSAL05354336620
Teknoloji Bağımlılığı Nedir? Zararları Nasıl Önlenir?

Kişisel gelişim testleri 0505 767 5885
- Başkalarıyla Yaşayabilme Testi -

Klinik Psikolog Gülten DEMİRDÖVEN
BOŞANMALAR ÇOCUKLARI NASIL ETKİLİYOR?

Öğrenci Koçu Aile Evlilik Çift Danışmanı Dr. Ekrem Çulfa 0533 373 8123
ÖZSEVGİ & KARI-KOCA SEVGİSİ

Psikolog Barış Yılmaz
- ANLAŞILMAK İSTEYEN KADIN NE YAPMALI –

Psikolog Buse Yeğin
YEME BOZUKLUĞU NEDİR?

psikolog pedagog aile ve çift terapisi
Dr. Psk. Aile Evlilik Çift Danışmanı Ekrem ÇULFA hakkında yazılan yorum, tavsiye, öneri ve faydalar

Psk. Dan. Furkan Çulfa 0544 724 36 50
Okula Gitmenin Psikolojik Olarak Olumlu Katkıları Nelerdir?

sevdadiyarı şiirterapisi
Çocuk olmak ne güzeldi ….

sinem sayışman05333738123
METROPOLİTAN OKUL OLGUNLUK TESTİ

Sosyolog Merve Ege tel 0505 767 5885
İntihar

Uzman Klinik Psikolog Şakir ERNAS 05057675885
Kendi Olmanın Orijinal Otantikliği: Özbenlik, Özgüven ve Özfarkındalık

uzman klinik psikolog sabiha ışık 05333738123
Antisosyal Kişilik Bozukluğu

Yaşam Koçu Aile Koçu istanbul Ayşim Çulfa
Ebeveynler Çocuklarının Karne Notları İle ilgili Nasıl Bir Tutum İçinde Olmalılar?

UZMAN KLİNİK PSİKOLOG GÜLTEN DEMİRDÖVEN

35 Yıllık Tecrübeden Faydalanın Randevu Telefonlarımız: 0216-3476003 ve 0533-3738123

Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.413134.5510
Euro36.357136.5028
ÇOCUK VE ERGENLERDE BAĞIMLILIK VE KURTULMA

ÇOCUK VE ERGENLERDE BAĞIMLILIK VE KURTULMA

Bağımlılık deyince sigara,internet,alkol ve madde bağımlılığı aklıma geliyor. Gelişen

teknoloji ile hayatımıza bir çok yönden kolaylaştırma gelirken diğer yandan yeni riskler

 zararlarıda gelmiştir. Teknoloji çağında internet,sosyal medya araçları,bilgisayar,cep telefonu

 gibi yeni gelişmeler vazgeçilmez hale gelmiştir. Her yaşya görülen bu bağımlılık özellikle

12-18 yaş grubu açısından büyük önem taşır. Bu dönemde bireylerin ailelerinden uzaklaşıp

daha çok arkadaş gibi çevreye yönelmesi bağımlılığı tetiklemektedir. İletişimi artırmak,bilgi

paylaşımını kolaylaştırmak gibi yararları olmasının yanında işyeri ve okul performansının

düşmesi,uyku bozukluğu,internetin olmadığı hayatın getirdiği sıkıcı hayat düşüncesiyle

oluşan insanlarda fiziksel anlamda uzaklaşma görülmektedir. Özellikle okul çağında sık 

görüldüğü için öğrencilerin oldukça ruhsal ve bedensel gelişimlerini, sosyal ilişkilerini kötü

yönde etkileyerek akademik başarılarını da düşüne  aşırı internet/bilgisayar kullanımı bireyin

hem akademik hem de kişisel gelişimini negatif yönde etkilemektedir.

Ülkemizde bireyler eğlenmek,duygusal gereksinimlerini gidermek,sorunlarından

uzaklaşmak,heyecan aramak,gruba dahil olmak için madde/sigara kullanmayı denerler.

Bağımlılıkta Bazı Belirtiler:

  • İstenen keyfin alınabilmesi için internet kullanım süresinin artması
  • Bunaltı
  • İnternette neler olduğu hakkında takıntılı düşünceler
  • İnternet kullanımını bırakmak isteme fakat boşa giden çabaların eşlik etmesi
  • İnternet kullanımı ile boş zamanları değerlendirememe
  • İnternet kullanımı ile randevulara geç kalma

Bağımlılığa Neden Olan Bazı Etmenler:

  • Alkolizm,sigara bağımlılığı aileden model alınarak başlamaktadır 
  • Aile içi sorunlar-çatışmalar bireyi bağımlılığa sürüklemektedir. 
  • Ailenin çocuğa karşı aşırı katı tutumu,evlilik çatışmaları,boşanmış aileler
  • Göç etmek pek çok sorunu beraberinde getirdiği gibi bağımlılığa da neden olmaktadır. 

ÇOCUKLARIMIZI BAĞIMLILIKTAN KORUMALIYIZ AMA NASIL?

Tedaviyi özellikle çocuğun istemesi, tedavi süresince anne ve babanın da katılması gerekiyor.

 Tedavi kişinin maddeyi bırakmasını,sosyal hayata geri dönmesini,kendini keşfetmesini

sağlar. Kişinin psikoloğu ile işbirliği yapması da tedaviyi hızlandırmakta ve başarı oranını

arttırmaktadır. Çocuğun hayatını organize etmek gerekir.Kişinin sorumluluğu üstlenmesini

sağlamak,seçenekleri daraltmak bağımlı kişinin tedaviye gitmesini sağlar.

Bağımlılıkta Yapılması Önerilenler:

  • İnternet kullanımını zıt saatlere kaydırmak
  • Dış durdurucular kullanmak
  • Hedefler belirlemek
  • Boş zaman etkinliği koyma
  • Aile terapisi
  • Çocuğun olumsuz duygularını dışa vurmasına teşvik etmek
  • Ailelerin daha çok çocukla zaman geçirmesi
  • Bilgi için arayınız: 0544-724 3650

 

 

Çocuk Ergen ve Okul Sorunları Randevu:0533-373 8123

Çocuk Ergen Öğrenci ve Okul Sorunları Randevu:0533-373 8123

Hava Durumu
Saat